22 Mar VİVAMAYR
Ruhuma da Bedenime de İyilik Yaptım: Viva Mayr
Avusturya’da Sağlık Tatili
Temmuz ayı başında Avusturya’ya gittim. Bu kez ne seyyahlık dürtülerimle hareket ettim ne de bir organizasyona davetliydim… Gidişimin tek nedeni bir sağlık kampına girmekti. Ruhumun doğayla detoks yaptığı ve bir haftada 3 kilo verdiğim sağlık tatilinin en güzel yanı, her zaman uygulayabileceğim doğru beslenme reçetesini öğrenmek oldu.
Detoks kavramı hayatımızın ortasına gelip yerleşeli ne kadar oldu bilmiyorum. Bildiğim tek şey ilk kez bir detoks kampına gittiğim ve bunun uzun zamandır kendime yaptığım en büyük iyilik olduğu… Dünyanın en önemli detoks kliniklerinden biri olan Avusturya’daki Viva Mayr, iki ayrı yerde hizmet veriyor. İlk klinikleri 2004 yılında Viyana yakınlarında açılan Maria Worth; benim gittiğim ikincisi ise geçen yıl Altausse’de açıldı. Her ikisinde de uygulanan terapiler ve kürler aynı. İşe size yaptıkları testlerle gıda toleransınızı belirlemekle başlıyorlar. Bu hepimiz için önemli bir test çünkü sindirim sisteminizin işlemekte zorlandığı gıdaları sürekli tüketiyor olmak eşittir kendinize kötülük etmek demek. Bir detoks kampına gidemeseniz de gıda tolerans testini yaptırmanızı öneririm.
Çıkan test sonuçları doğrultusunda, toleransınızın olmadığı yiyecekleri içermeyen bir menü oluşturuluyor. Kamp dışında da uygulayabileceğiniz bir beslenme listesi bu aslında. Zaten felsefe orada bulunduğunuz sınırlı sürede sizi sağlıkla buluşturmak değil, bilmediklerinizi öğreterek ya da doğru bildiğiniz yanlışların farkına varmanızı sağlayarak, beslenme alışkanlığınızı değiştirmek. Bu sayede sağlıklı beslenmeyi ve dolayısıyla sağlıklı yaşamı benimsemiş olarak klinikten ayrılıyorsunuz.
Çay Kaşığıyla Çorba
Güne erkeden başlıyorsunuz. Önce bölgeden çıkan meşhur tuzlu suyu içiyorsunuz. Hızlı adımlarla tuvalete yol almanızı sağlayan bu suyun ardından, Viva Mayr ’ın “base powder” adı verilen tozunu içiyorsunuz. İçinde çeşitli minerallerin olduğu özel bir karışım. Bu adımlar hem bağırsaklarınızın temizlenmesini hem de gün boyu tokluk hissi yaşamanızı sağlıyor. Klinikte uygulanan tüm tedavilerin ortak noktasında bağırsakların rahatlatılması var. Çünkü tüm yükü bağırsakların çektiği ve bu organın düzgün çalışmasının sağlanmasının diğer organları da rahatlatacağı söyleniyor.
Akşam yemeği 17.00-18.30 arasında. Yiyebileceğiniz tek şey sulu kıvamda sebze çorbası ve bir parça ekmek. Ekmeğinizi mısır ya da soya unundan yapılmış olarak seçebiliyorsunuz. Verdikleri kaşık ise çay kaşığı ile tatlı kaşığı arası bir şey. Dolayısıyla bir kahve fincanı kadar çorbayı içip yemeğinizi bitirmek neredeyse yarım saatinizi alıyor. Her lokmanın 40 kez çiğnenmesi öneriliyor. Siz de yemek yerken deneyin, çok kolay değil; ben 40’a yaklaşan her rakamda mutlu olmakla yetindim.
Önceden uyarıldığım üzere 3.ve 4. günler hiç kolay geçmedi. Sinirli ve depresif olabileceğim söylenmişti hatta etrafındaki insanlara sataşanlar, kavga etme eğilimine girenler bile olabiliyormuş. O kadar şiddetli olmasa da epey zorlandım. Şeker ve kafein tamamen yasak, yemek de çok az yiyorsunuz. O yüzden yaşadığınız şey bir sağlık şoku gibi…
Sağlık Turizminde Model
Klinik diye geçiyor ama esasen kurulan tesis, 5 yıldızlı otellerin sunduğu konfora sahip. Bu konfor hastane olanaklarıyla da birleştirilince, ortaya sağlık turizminin en başarılı modellerinden biri çıkarılmış. Bulunduğunuz doğa öylesine güzel ve huzurlu ki “Burası gerçek mi” diye düşündüğüm çok an oldu… Dünyanın cennet birçok coğrafyası var; sadece tatil yapmak, gezmek için gidiliyor. Ama buranın en büyük farkı; öncelikli amaç sağlık ve ona eşlik eden dinlenme arzusu.
Viva Mayr ’ı tanımlayacak doğru kelime lüks değil; her yana sadelikle yoğrulmuş bir kalite hakim. Cilt bakımı, masaj ve birçok farklı bitkisel terapi uygulanıyor. Spa’sı olan herhangi bir otel gibi düşünmeyin çünkü bunların yapılmasındaki amaç detoksunuza yardımcı olmak ve vücudunuzun her bakımdan temizlenmesini, rahatlamasını sağlamak. Yoksa kendinizi şımartılmış hissedin diye uğraşan yok.
Beyin ve Ruh Detoksu
Tahmin etmesi zor olmayacağı üzere Viva Mayr modellerin, sporcuların, oyuncuların da vazgeçilmez adresleri arasında. Bence ünlüler sadece detoks için değil manevi arınma için de geliyorlar; bunu klinikte geçirdiğim 5 günde anladım. Yaşadığım şey tam bir ruh detoksuydu. Bedenime iyi geldiğini farketmemem olanaksız ama beynimi ve ruhumu böylesine yenileyeceğini tahmin etmemiştim. Muhteşem bir doğada, az konuşarak çok okuyarak, yazarak, düşünerek geçirdiğim günlerin her dakikasında biraz daha arındım. 7 kilometrelik bir yürüyüş parkuru olan göl çevresinde uzun yürüyüşler yaptım, doya doya yeşili izledim, kuşların seslerini dinledim, uzun uzun gökyüzüne baktım… Etrafımızın ne çok mucizeyle sarılı olduğunu ama hissetmek yerine pas geçmeyi tercih ettiğimizi düşündüm. Bana kliniği tavsiye eden arkadaşlarım bir hafta kalmamı söylediklerinde sıkılırım diyerek 5 günlük bir program yapmıştım. Ama şimdi, 10 gün hatta iki hafta sıkılmadan kalabileceğimi biliyorum.
Neler Öğrendim?
- Birinci kural iyi çiğnemek. Bu sayede sindirim sisteminin yükü çok hafifliyor.
- Yemek esnasında su içmemek gerekiyor. Su, yemekten ya yarım saat önce ya da 1-1,5 saat sonra içilmeli.
- Her yemekte mutlaka keten tohumu yağı tüketilmeli; içerdiği Omega 3 yağ yakımını da hızlandırıyor.
- Ekmek seçimi karabuğdaydan yana olmalı.
- Akşam 16.00’dan sonra çiğ hiçbir şey yenmemesi gerekiyor; salata ya da meyveleri bu saatten önce tüketmek gerek.
- Akşam yemeğinin erkenden, mümkünse 18.00 civarı, yenip bitirilmesi gerekiyor. Ne kadar az akşam yemeği o kadar sağlık demek. Hatta haftada bir-iki gün akşam yemeği yememe alışkanlığını kazanmak hem sağlık hem de kilo kontrolü için önemli görülüyor.
- Ph değeri yüksek yani alkali değere sahip su içilmeli. Kullanılan su ph değerine göre seçilmeli. Günlük yaşamda suyun içine limon sıkarak da alkali hale getirebilirsiniz.
- Temiz havada yürüyüş sağlık için en önemli egzersiz. Fırsat buldukça yapılmalı.
Viva Mayr’ın Öyküsü
Dr. Franz Xaver Mayr, 1875-1965 yılları arasında yaşamış ve kendi kliniğinde sağlıklı yaşam metodları üzerine çalışmış bir doktor. Sindirim sistemi ve onu iyileştirme temel çalışma alanı olmuş. Kliniğinde hastalarına sadece su ve sebze suyunun verildiği bir tür oruç uygulamış. Uyguladığı kürlerle sadece sindirim sisteminde düzelme sağlamamış; hastalarının migren, yüksek tansiyon, artrit gibi rahatsızlıklarının da iyileştiği görülmüş. Kullandığı metod halen “Mayr Cure” olarak adlandırılıyor. Ekibinde yetişenlerden Dr. Harald Stossier, öğrendiği modeli uygulayabileceği ama kliniğin ötesine geçecek bir tesis kurmaya karar vermiş. 2004 yılında ilk sağlık tesisini kurmuş, ikincisini de 2015’te açmış. Avrupa’daki kimi kliniklerde halen “Mayr Tedavisi” adı verilen yöntem uygulanıyor.
James Bond
Hollywood kültü James Bond’un son filmi “Spectre”ın bir bölümü Altausse’de çekilmişti. Viva Mayr’ın da setin parçası olduğu filmde, James Bond’u 4. kez canlandıran Daniel Craig başroldeydi. Eleştirmenlerden yüksek not alamasa da şimdiye dek çekilen en pahalı 007 filmlerinden biri olarak sinema tarihine geçmişti.