23 Mar SAĞLIK KAMPLARI
Yılda bir ya da iki kez sağlık kamplarına gitmeyi alışkanlık haline getirmeye çalışıyorum. Özellikle koşturmalı ve stresli bir hayatı olan herkesin de kendine böyle bir iyilik yapması gerektiğine inanıyorum. Detoks odaklı hizmet veren bir tür klinik olan bu merkezler Türkiye’de sağlık turizminin yeni gelişmeye başlayan bir kolu; dünyada ise çok meşhur örnekleri var. Öyle hemen bütçesi yüksek diye korkup “biz nasıl gidelim” karamsarlığına kapılmayın, önerilerimi okuyun. İşte biri bizden diğeri kardeş ülke Azerbaycan’dan iki sağlık kampı…
Ormanların Huzuru, Göllerin Sessizliği
Azerbaycan’ın başkenti Bakü yakınlarındaki Gabala’da yer alan Chenot Palace Hotel bir detoks ve sağlık tatili merkezi. Her yanında lüksün ve kalitenin izlerini taşıyan bu beş yıldızlı tesis, Gabala Gölü’nün hemen yanında muhteşem bir doğanın içine kurulmuş. Sağlık ve İyilik Uzmanı Henri Chenot’un girişimi olan merkeze adım attığınızda; kendinizi çam ağaçlarıyla çevrili, doğadan gelen enerjiyle canlandığınız, tüm kötü beslenme alışkanlıklarından gönüllü vazgeçmeye hazır olduğunuz sakin bir dünyada buluyorsunuz. Tesisin felsefesini doğaya uyarlayarak; “ormanların huzuru, göllerin sessizliği, şelalelerin enerjisi ve Gabala bölgesindeki tepelerin nezaketi ile asalet ve enerjinin eşsiz bileşimi” demişler. Bu cümleyi okumak bile iyi geldi dediğinizi duyar gibi oldum!
SPA ile Destek
Kurucu Chenot’un savı da yaşam sürelerinin uzaması nedeniyle insanların gençlikteki enerjilerine daha çok ihtiyaç duydukları ve merkezin bunu sağlamaya yönelik aracı görev üstlenmesi. SPA’ları da çok başarılı. Zaten tedavinin bir parçası kabul edilmiş; destekleyici olarak kullanılıyor. Fitness için spor laboratuvarı, yerçekimi karşıtı teknolojiler ve oksijeni azaltılmış üst seviye bir Metabolik Laboratuvar tesiste yer alan ayrıcalıklı hizmetlerden sadece birkaçı.
Hücre Yenileyen Diyet
Sadece doğayla başbaşa olmak yeterli değil elbette. Vazgeçilmez iki koşuldan biri düzenli egzersiz. Ama ne yorucu geliyor ne de özel bir motivasyona ihtiyacınız var. Her yer öyle muhteşem, doğa öyle davetkar ki attığınız adımları saymak aklınıza bile gelmiyor. Detoks kampı demek beslenme alışkanlıklarınızı bütünüyle değiştirmek bir nevi vücudu ve özellikle sindirim sisteminizi mümkün olan en az miktarda ve en sağlıklı gıdalarla dinlendirmek anlamını da taşıyor. Burada Chenot diyeti uygulanıyor. Hücre yenilenmesi ve yaşlanma karşıtı uygulamalar esas alınıyor.
Tesisin tasarımında doğayla uyumlu bir mimari çizgi özellikle benimsenmiş; minimal ve ahşap ağırlıklı bir dekorasyon anlayışı benimsenmiş. 72 odası ve 3 villası var. Tüm odalardan SPA’ya özel bağlantılar var. Otelin bir de kıymetli bir sanat eseri koleksiyonu var. Ağırlık Azeri sanatçıların resimlerine ait. (www.chenotpalace.com)
Şile’de Yaşasın Hayat
İstanbul’un kaçış rotaları arasında yer alan, deniziyle, yeşiliyle, temiz havasıyla vazgeçilmezlerden olan Şile’de yepyeni bir sağlıklı yaşam merkezi açıldı. BW Şile Gardens Otel’in bir bölümü, Prof. Dr. Osman Müftüoğlu öncülüğünde bir iyi yaşam ve detoks merkezi olarak yapılandırıldı. Yaşasın Hayat Enstitüsü danışmanlığındaki merkezde kilo verme programlarının yanı sıra; “Bedensel ve Ruhsal Detox, Holistik ve Geleneksel Sağlık Uygulamaları, Sağlıklı Yaşlanma, Hastalık Önleyici Sağlık Bilinci, Doğal Hayat Aktiviteleri, sağlıklı yaşam yaklaşımlarının tartışıldığı Hayat Okulu” gibi ilginç bileşenler var.
Erişilebilirliği Artıran Ücret Politikası
Bence merkez üst düzey bir hizmete uygun bir bütçe belirleyerek ihtiyaç duyan herkes için erişilebilir olmasını sağlamış. Bu yönüyle ayrıca takdir edilmeli. Bir günlük konaklama bedeline 3 öğün yemek ve egzersiz programları da dahil. Yemekleri çok lezzetli ve diğer detoks kamplarına göre porsiyonlar daha doyurucu. Ama farklı diyet tipleri uygulanıyor. Hayat diyeti merkeze özel; ben onu uyguladım. Dünyaca ünlü Mayr ve 5/2 Vegan diyetleri ise vücut için bahar temizliği gibi…
Gurme Restoran
Merkezde bir gurme restoran var. Ödüllü şeflerle çalışılıyor ve diyet programlarına uygun yemekler sadece lezzetli değil şık bir sunumla da masanıza geliyor. Egzersiz programları oldukça geniş. Orman, çim ve kumsal yürüyüşleri, aqua gym ve yoga ile dolu; hareketli ama bir o kadar sakin bir yaşam modeli deneyimliyorsunuz. Tabii keşke eve dönünce de aynı alışkanlıkları devam ettirmek mümkün olsa… Birebir uygulamasanız da kendinize dost ve düşman olan ne varsa öğreniyor, yaşamınızı daha sağlıklı kurallara göre şekillendirme sorumluluğunu yükleniyorsunuz. Sırf bu bakış açısını kazanmak için bile denenmeli. (www.yasasinhayatsile.com / www.silegardens.com.tr)
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNE DİKKAT
- İnsan vücudunun savunma mekanizması olan bağışıklık sistemi, özellikle kış mevsiminde hastalıklara karşı direnç sağlıyor. Ama sık sık hastalanıyor, uçuklar çıkarıyor ve bitmeyen bir halsizlikten yakınıyorsanız bağışıklık sisteminiz zayıflamış demektir.
- Bağışıklık sistemini güçlü tutmanın yolu demir, çinko, selenyum gibi insan vücudu için gerekli vitamin ve antioksidanları dengeli şekilde tüketmekten geçiyor.
- Kaliteli uyku olmazsa olmaz.
- Başta hazır gıdalar olmak üzere birçok katkı maddesine maruz kalıyoruz. Bu noktada vücutta biriken toksinin atılmasına yardımcı olan detoks progaramlarını uygulamak çok etkili. Ama mutlaka uzman kontrolünde ve bünyenize uygun bir detoks programı seçilmeli. Yoksa yarar yerine zarar görme olasılığınız var!
- D, A, C, E ve B vitaminleri de bağışlık sistemini güçlendiriyor. Ama gerekli miktarda alınması lazım yoksa bırakın faydayı zarar bile görebilirsiniz.
- Ne kadar zor olsa da en önemli stresi yönetebilmeyi öğrenmek. Stresten uzak durun gerçekçi bir öneri değil ama yönetmeyi öğrenmek başarılabilecek bir hedef.