BRÜKSEL

BRÜKSEL

Belçika deyince akla Avrupa Birliği, çikolata, bira, midye ve patates kızartması geliyor. Oysa sanattan mimariye ülkede o kadar çok zenginlik var ki…

Belçika’da iki resmi dil var; Flamanca ve Fransızca. Brüksel, resmi yazışmalarda ve günlük hayatta iki dilin de konuşulduğu tek şehir. Kuzeyde Flanders’da Flamanca konuşanlar ülkeye Belgie derken, güneyde Wallonia’da Fransızca konuşanlar La Belqigue diyorlar. Ülkede konuşurken İngilizceyi tercih etmenizde fayda var çünkü birbirlerinin dilini konuşmayı pek sevmeyen iki halk da aralarında İngilizce konuşuyor.

Nüfusun yüzde 25’inin yabancı olduğu Belçika’nın başkenti Türk kaynıyor. Özellikle Afyonkarahisar’dan çok göç almış. Ülkede çok sayıda Faslı ve eski sömürge Kongo’dan gelen göçmen de var.

1940’larda Gelen Toparlanma

Belçika 13. ve 14. yüzyıllarda ekonomik açıdan büyük bir gelişme yaşamış. 15-19. yüzyıl arasında ise büyük güçlerin arasında çapraz ateşte kalmış. Kral II. Leopold döneminde kendi ülkelerinden 100 kat daha büyük olan Kongo’yu topraklarına katmış. Maalesef, 1885 ile 1908 arasında Belçika yüzünden 10 milyon Kongolu hayatını kaybetmiş.

Ülke dünya savaşlarında ciddi hasar görmüş. Ama 1940’lardan sonra yıkılmadım, ayaktayım dercesine büyümüş. Yanlış yönetim ve politik skandallar 1999’da Hıristiyan Demokratların 40 yıllık iktidarına son vermiş. Hollanda’dan sonra aynı cinsiyet evliliklerine ve ötenaziye izin veren ikinci ülke olan Belçika çok liberal.

Ülke dünya sanatına yön vermiş. Flaman ustalar Orta Çağ’da Bruges’de harikalar yaratmışlar. Bruges’deki Groeningemuseum ve Hospitalmuseum’da bu dönemin çarpıcı eserlerini görmek mümkün. Daha fazlasını merak ederseniz, mutlaka “Brugge” yazıma da göz atın.

Diplomasi, Tarih, Sanat Bir Arada

Gelelim Brüksel’e… Avrupa Birliği ve NATO’nun merkezi olmasının yanı sıra tarih, sanat, alışveriş tutkunlarının da vazgeçilmez adreslerinden biri. Avrupa Birliği’nin başkenti olması bir yana, birçok Avrupa şehrine yakın olması Brüksel’i çok çekici kılıyor. Amsterdam’a trenle 2 saatte, Paris’e sadece 1 saatte gidilebiliyor. Dolayısıyla iyi planlanmış Brüksel gezisi sayesinde birden fazla ülkeyi uygun bir bütçeyle gezmek mümkün.

Savaş Tazminatı Elektrik

Diğer Avrupa şehirlerinden farklı olarak Brüksel’de tarihi doku daha fazla korunabilmiş. Savaş zamanı en az hasar gören bölge olduğu için çok eski yapılar mevcut. Başka bir özelliği ise Belçika’nın II. Dünya Savaşı tazminatı olarak Almanya’dan 1990’lı yıllara kadar aldığı elektrik. Dolayısıyla her yer ışıl ışıl; en ücra köşeler bile ışıklandırılmış. Brüksel ikiye ayrılmış; aşağı şehir ve yukarı şehir. İlkinde hareket ve meşhur Grand Place var, diğerinde ise daha geniş ve planlı caddeler.

Birkaç İpucu

Merkeze çok yakın olan Schuman ve Leopold bölgelerinde haberlere konu olan Avrupa Birliği binalarını görmek ilginç bir deneyim olabilir. Avrupa Parlamentosu’nun cam binasını turla gezebilirsiniz. Devamındaki Brüksel Parkı da yürüyüş için ideal.

Marolles Bölgesi’ndeki rue Haute Brüksel’in en otantik kısmı. Saat geçmiş yüzyıllarda takılı kalmış. 16. yüzyılın ünlü ressamı Bruegel de burada yaşamış.

Vakit bulursanız Orta Çağ güzeli Antwerp’e de gidin.

Alışveriş Durakları

Şehrin ana alışveriş caddesi rue Neuve. Grand Place’a çıkan ara sokaklarda da birçok hediyelik eşya mağazası var. Rue Antoine Dansaert ise moda düşkünlerinin gitmesi gereken yer. Brüksel’den alabileceğiniz en güzel şeyler arasında çikolata, kanaviçe, dantel, bisküvi ve kahve var.

Şehrin antika merkezi olan Sablon Meydanı’nda çikolata almak için Pierre Marcolini’ye uğramanızı tavsiye ederim. Cumartesi günleri Place du Jeu de Balle’de ve pazar günleri Place Agora’da pazar kuruluyor.

Galeries Royales St-Hubert 1847’de inşa edilmiş. Avrupa’nın en eski, şehrinse en seçkin alışveriş merkezlerinden…

DİPNOT

Yazılarımı farklı tarihlerdeki ziyaretlerimin ardından kaleme aldım. Kaçınılmaz olarak güncel birçok bilgi içeriyor ama güncel demek bugünün dünyasında hız ve değişimin eş anlamlısı. Bu nedenle yazılarımı referans alıp seyahat planı yaparken değişken bilgileri  (tarihi mekanları ziyaret, yemek ve konaklama önerileri, ulaşım bilgileri vs.) kontrol etmeyi unutmayın. Ve siz de benim gibi “bilgi paylaştıkça güzel” felsefesine inananlardansanız, yazıları zenginleştireceğini düşündüğünüz detayları iletin.

Yolunuz açık olsun, gezgin ruhunuz hiç yaşlanmasın!

  • İstanbul

    Onda yaşamak yerine onu yaşamak gereken 7 tepeli şehrin; semtlerinden müzelerine, tarihinden camilerine kadar bilinen ve bilinmeyen köşeleri…

  • Türkiye

    Binlerce yıllık kültür hazinesi, medeniyetler beşiği topraklarımızı keşfetmek için kuzeyden güneye, doğudan batıya adım adım yolculuk…

  • Avrupa

    Yılın her dönemi ziyaret edilen ışıltılı başkentler, dünya hazinelerini saklayan müzeler, zarafet ve estetiği buluşturan kültürlerden izler…

  • Amerika & Avustralya

    Her zaman merak uyandıran coğrafyalar ve mesafelere aldırmadan gitmek isteyeceğiniz şehirler…

  • Asya & Afrika

    Doğa harikalarından kültür miraslarına, şaşırtıcı geleneklerden mimari başyapıtlara kadar sayısız hazine…

  • Özel Dosyalar

    Özel günlere ilişkin öneriler, ilginç konulara ilişkin yazılar, farklı coğrafyaları bir araya getiren karma konular…

FLAMANCA'DA BAZI KELİMELER

Ja (Evet)

Nee (Hayır)

Dag/Hallo (Merhaba)

Dag (Hoşça kal)

Pardon/ Sorry (Pardon)

Alstublieft (Lütfen)

Dank U (Teşekkür Ederim)

Hoe veel kost het? (Fiyatı ne?)

Toilets (Tuvalet)

DAHASI VAR

Şehir hakkında daha fazlası için Brüksel’in Yıldızları yazıma göz atmayı unutmayın!