01 Nis BARSELONA’NIN YILDIZLARI
Sırtını dağlara, yüzünü Akdeniz’e dönmüş olan Barselona yıldızlarla dolu bir şehir. Sanat, şehrin can damarı. Gaudi’nin eserleri ile mest olduktan sonra Pablo Picasso’nun Müzesi’ni gezin.
Ortaçağ’dan kalma üç sarayın restorasyonu sonucunda ortaya çıkan yapıda üç bin eserden oluşan bir koleksiyon var. 1881 yılında Malaga’da doğan sanatçı 14 yaşında geldiği bu şehirden aldığı ilhamı yansıtmış tuvallere. Sık sık gittiği ve halen Carrer Montsio’da bulunan Els Quatre Gats isimli kafe Picasso’nun ilk sergisine de ev sahipliği yapmış. 1939-1975 yılları arasında İspanya’da terör estiren diktatör Franco sanatçının memleketinden ayrılıp Fransa’ya gitmesine sebep olmuş. Velazquez’in Madrid’deki Prado Müzesi’nde bulunan ünlü eseri Las Meninas’ın Picasso’nun fırça darbeleriyle şekillenmiş halini gördükten sonra sahile yürüyün. Akdeniz’le kucaklaştığınız noktada Port Vell karşılayacak sizi.
Port Vell
Moll d’Espanya ve Maremagnum komplekslerinde bulunan restoranlardan birini tercih edebilir ya da dükkanları gezebilirsiniz. Hemen yandaki binada ise Akvaryum ve IMAX Tiyatrosu bulunuyor. Akvaryum’da 11.000 deniz canlısı var. Özellikle deniz ürünleri konusunda uzmanlaşmış olan restoranların olduğu eski balıkçı köyü Barceloneta, Port Vell’in yakınındaki güzel noktalardan biri. Yürümeyi seviyorsanız şehrin en yüksek iki binasının bulunduğu ve 1992 Olimpiyatları’na ev sahipliği yapmış Vila Olimpica’ya kadar gidin. 1992’de 15.000 sporcu burada kalmıştı.
Montjuic Tepesi
Yahudi ya da Jüpiter Tepesi olarak geçen yer yıllarca askeri alan olarak kullanıldığından fazla yapılaşma olmamış. Tepeye çıkmak için şehrin ikinci önemli meydanı olan Plaza d’Espanya’dan geçebilirsiniz. Önce İspanya’nın etrafındaki üç denizi (Akdeniz, Atlantik Okyanusu ve Biscaya Körfezi) sembolize eden çeşmeyi geride bırakacaksınız. Venedik San Marco Meydanı’ndaki kuleyi anımsatan yapılardan geçerken, Barselona’nın kongre merkezlerinden birini göreceksiniz. Tam karşınızda eski bir saray olan Katalanya Milli Sanat Müzesi var. Müzenin önündeki Sihirli Çeşme’de (Fontana Magica) akşamları ses ve ışık gösterileri yapıyorlar. Yokuştan çıkarken, sol kolda Poble Espanyol (İspanyol Köyü) kalacak. Burada İspanya’nın değişik köşelerinin mimari özelliklerini taşıyan binalar var. İçindeki Tablao de Carmen flamenko gösterileri izleyebileceğiniz mekanlardan biri.
92 Olimpiyatları
Tepeye doğru çıkmaya devam edin. 1992 Olimpiyatları’nın yapıldığı yere geldiniz. Beyaz garip kule, mimar Santiago Calatrava’nın eseri olan Telekomünikasyon Kulesi. Stat ise 1929’da yapılmış ve hala kullanılıyor. Stadın girişinde solda olimpiyat meşalesi duruyor. Olimpiyatlarda Barselona isimli şarkıyı Freddie Mercury ve İspanyol soprano Montserrat Caballe birlikte söylemişlerdi.
Biraz ileride Miramar isimli bir manzara noktası var, mola verin ve şehrin görkemli manzarasının tadını çıkarın. İleride göreceğiniz salatalık ya da kurşun şeklindeki bina Fransız mimar Jean Nouvel’in eseri ve su idaresi Agbar’a ait. Buradan teleferikle aşağıdaki limana inebilirsiniz. Tepede aynı zamanda Joan Miro Müzesi de var.
DAHASI VAR
Şehir hakkında dahasını merak edenler, “Barselona” yazıma göz atmayı unutmayın.