29 Tem MARAKEŞ
KIZIL ŞEHİR MARAKEŞ
Portakal ağaçlarıyla süslü bulvarları, renklerin dansına sahne olan Suk’larıyla (Pazar Yeri) meşhur olan Marakeş, Fas Sultanlığı’nın ilk başkenti ve 1062 yılında kurulmuş. Sahra Çölü’ne açılan kervan yollarının bu kuzey kapısına, binalardan yollara, duvarlardan toprağa kadar her yer kızıl olduğundan ‘Kızıl Şehir’ deniyor. Eskiyle yeninin büyüleyici uyumundan dolayı Ağa Han mimarlık ödülünü almış bulunan Marakeş ’e Güneyin İncisi ve Mücevheri gibi isimler de veriliyor. Fas, Cezayir ve Tunus’tan oluşan ve Mağrib (Güneşin Battığı Yer) denilen ülkelerdeki ortak özelliklerden biri olan Medine (Eski Şehir Merkezi) bizdeki Kapalıçarşı’yı andırıyor.
Kokuların dışarıya taştığı baharatçılar, geometrik desenlerin büyülü uyumunun göz kamaştırdığı halıcılar, kuyumcular, seramikçiler, bakırcılar, tahta oymacıları gün boyu müşterilerini bekliyor. Fas viskisi dedikleri, milli içecek olan nane çayı da mesleklerini icra eden esnafa yarenlik ediyor. Fas’ta pazarlık çok yaygın. Fiyatın dörtte birini ya da yarısını teklif edin. Para biriminin dirhem olduğu ülkede bir dolar yaklaşık olarak 8,6 dirhem civarında. Fas’ta iki türlü taksi var: ‘Petit’ dedikleri ufak ve hesaplı. ‘Grand’ olanlar ise Mercedes ve pahalı.
Marakeş ’in ünlü meydanı Cema ül Fena zamanın durduğu bir ortaçağ panayırı gibi. Gündüz de hareketli olan meydanda perde akşamüstü beş gibi iniyor ve ortaya Spielberg’in film platolarını anımsatan bir görüntü çıkıyor. Her türlü yemeği pişirip satan seyyar satıcılar, müzisyenler, falcılar, akrobatlar, şifalı ot satıcıları, yılan oynatıcıları, sokak bahisçileri baş aktörler olarak sahnedeki yerlerini alıyorlar. Her gösterinin bir bedeli var, bahşişleri hazırlamayı unutmayın. Sahte rehberlere ve yankesicilere de dikkat edin.
Marakeş ’in sembol binası olan ve 67 metrelik görkemli minaresiyle dikkat çeken Kutubiye Camii ise yaklaşık 800 yıldır şahitlik yapıyor bu renkli dünyaya. 19. yüzyılda inşa edilmiş olan Bahya Kraliyet Sarayı, Fas’ın en çok fotoğraflanan yerlerinden olan Menara Bahçeleri ve Ahmet el Mansur tarafından 1602’de yaptırılan El Badi Sarayı şehrin mutlaka görülmesi geren yerlerinden.