22 Mar HELSİNKİ
KEŞFETTİKÇE DAHA ÇOK SEVECEĞİNİZ BEYAZ KENT
Asyalı kökleri dolayısıyla diğer İskandinavyalıların kendilerinden saymadıkları Finlilerin başkenti Helsinki’de sadece 560 bin kişi yaşıyor. Helsinki 2000 yılında hem Avrupa’nın Kültürel Başkenti oldu, hem de 450. yıldönümünü kutladı. 100 km. sahil şeridine sahip şehrin yakınlarında 300 civarında ada var.
1-Uspenski Katedrali
Fener Rum Patrikhanesi’ne bağlı olan Uspenski Katedrali 1868 yılında Bizans Rus mimari tarzında inşa edilmiş. Altın kaplanmış kubbeleriyle tepelerin birinin üzerine yerleşmiş olan bina 60 bin Rus Ortodoks’un dini merkezi olarak kullanılıyor. Kırmızı tuğlalı bina Batı Avrupa’nın en büyük Ortodoks Kilisesi olarak geçiyor.
2-Senato Meydanı
Helsinki 1812’de Finlandiya’nın başkenti olmuş. Şehrin imarına önemli katkısı olanlardan Alman mimar Carl Ludwig Engel hem Senato Meydanı’na hem de 1852’de tamamlanan Protestan Katedrali’ne (Tuomiokirkko) imzasını atmış ve küçük bir St. Petersburg yaratmaya çalışmış. Finlandiya o dönemde Rusya’ya bağlı olduğu için, Engel’e işi veren Rus Çarı II. Aleksander’in bir heykelini meydana dikmişler. Senato Meydanı’nda(Senaatin Tori) Neoklasik tarzda inşa edilmiş olan katedral sade ama çok güzel bir yapı. Meydanın bir tarafında Fin Senatosu, diğer yanında da Helsinki Üniversitesi bulunuyor. Birbirine yakın iki tepe üzerindeki Ortodoks ve Protestan Katedralleri iki rakip olarak Helsinki’nin siluetine katkıda bulunuyorlar.
3-Esplanadi Parkı ve civarı
Talin ve St. Petersburg’a yakın olan Helsinki çok kompakt bir şehir. Yürüyerek her yeri keşfedebilirsiniz. Şehirde çok sayıda park var. Limanla Senato Meydanı arasındaki Esplanadi bunlardan biri ve tam merkezde. Helsinki’nin en güzel mağazaları Esplanadi’den başlayıp değişik bir mimariye sahip tren istasyonuna kadar devam ediyor. Park heykellerle süslenmiş ve gelen geçeni seyretmek için ideal. Esplanadi’nin girişindeki limanda, balıktan meyveye, hediyelik eşyadan sandviçe bir sürü şey bulabileceğiniz Kauppatori (Pazar Meydanı)isimli bir pazar var. Pazar her zaman kalabalık ve ilginç. Esplanadi’nin devamında Mannerheimintie isimli bir kahramandan adını alan cadde bulunuyor. Caddenin üzerinde sağda Kiasma dedikleri Çağdaş Sanatlar Müzesi (www.kiasma.fi ), sol kolda da Parlamento ve Finlandiya Milli Müzesi(Suomen Kansallismuseo) yer alıyor. Aynı yolun üzerinde Finlandiya Evi, Opera ve 1952 Olimpiyatları’nın yapıldığı stadyum var. Ara sokaklardan birinde ise Fin sanatının en güzel örneklerinin sergilendiği Ateneum Sanat Müzesi (www.ateneum.fi), onun karşısında da Art Nouveau tarzında yapılmış olan Tren İstasyonu bulunuyor.
4-Temppeliaukio Kilisesi
Kayaların içinde yer alan Temppeliaukio Kilisesi şehirde en çok turist çeken yerlerden biri. 1969 yılında yapılan kilise sade mimarisi ve bakır kaplı kubbesiyle dikkat çekiyor. Bulunduğu bölgedeki ibadet yeri ihtiyacını gidermek için dinamitlerle kayaları parçalayıp, ortaya kiliseyi oturtmuşlar.
5-Fin Kahramanı Sibelius’a Selam Verin
Finlilerin Kalevala isimli destanından hayatı boyunca esinlenen Jean Sibelius’un (1865-1957) adını taşıyan parkta bir büstü bulunuyor, aynı zamanda dev bir orgu simgeleyen bir heykel var. Fin milli kimliğinin oluşmasına büyük katkıları olan Sibelius senfoniler ve konçertolar da bestelemiş ama en büyük eseri Finlandia. Helsinki yakınında görülmesi gereken yerlerden birisi de Jean Sibelius’un karısı Aino’dan adını alan Ainola isimli ev. Helsinki’nin 40 km. uzağında yer alan ev, Cumhurbaşkanlığı yazlık rezidansına da imzasını atmış olan mimar Lars Sonck tarafından planlanmış.
6-Suomenlinna (Sveaborg) Kalesi (www.suomenlinna.fi)
İsveçlilerin beş ada üzerinde 1748 yılında inşa ettikleri Suomenlinna Kalesi olası bir Rus işgaline karşı yapılmış. Kalede bulunan kilise ve deniz feneri kombinasyonu ilginç bir mimari tarz oluşturuyor. Yarım günlük bir turla UNESCO’nun Dünya Kültürel Mirası Listesi’nde bulunan kaleyi gezebilirsiniz. 200 binadan oluşan kaleye Senato Meydanı’nın önündeki Kauppatori’den kalkan teknelerle ulaşabilirsiniz. Adada piknik yapmak ayrı bir keyif.
NEREDE YENİR?
Finlandiyalılar kışın bol miktarda sosis, yazın da alabalık, herring gibi balıkları yiyorlar. Yemekte süt içen Finli görürseniz şaşırmayın. Ülkede kahve de bol miktarda tüketiliyor. Light biradan daha yüksek alkol oranına sahip olan her şey Alko isimli tekel dükkanlarında satılıyor.
-Savoy Restaurant (Tel: 962 8715) Sıkı bir hesap için hazırlıklı olun. Başlangıçlar bile 30€’dan başlıyor!
-Kaarle XII (Tel: 612 9990, www.kaarle.com) İçinde farklı bar ve restoranların olduğu, tipik Fin yemeklerini bulabileceğiniz bir kompleks.
-Sea Horse (Tel:628 169) 1930’lardan kalma ve Helsinki’nin en eski restoranlarından biri. Kolme Kruunua gibi(Tel: 135 4172) burası da seçkin bir müşteri kitlesine sahip.
-Cafe Esplanad (Tel: 665 496). Şehrin en merkezi ve en gözde kafelerinden biri.
-Lappi (Tel: 645 550) Elk ve Ren Geyiği eti denemeye ne dersiniz? Laponya spesiyaliteleri için ideal.
-Kappeli (Tel:1234 800, www.kappeli.fi) 1867’den beri açık olan kafe Esplanadi Parkı’nın girişinde olduğu için akşamları hem etrafı seyredebilir hem de içkinizi yudumlayabilirsiniz.
NEREDE KALINIR?
-Hotel Kamp (Tel: 576 111, www.hotelkamp.fi) 1887 yılında açılan hotel için Sibelius bir beste, ünlü ressam Victor Andren ise “Kamp’ta bir parti” diye bir tablo yapmış.Oda fiyatları 350$ dan başlıyor.
-Hotel Linna (Tel: 615 815, www.palacekamp.fi). Kaleye benzeyen bir mimarisi var. Odalar İskandinav tarzı ve şık döşenmiş. Avlusu da restoranı da hoş.
-Sokos Hotel (Tel: 123 4601, www.sokoshotels.fi ) Alışveriş düşkünleri için çok ideal bir konumda. Aynı zincire ait olan Sokos Hotel Torni (Tel: 43360) ise dört yıldızlılar arasında güzel bir seçenek.
-Hotel Grand Marina (Tel: 16661) Sahilde bulunan bir dört yıldızlı otel, şehrin iyileri arasında.
Yerel Tatları Keşfedin
Finlandiyalılar kışın bol miktarda sosis, yazın da alabalık ve herring gibi balıkları yiyorlar. Yemekte süt içmek gibi bizim için ilginç bir alışkanlıkları var. Kahve de sıklıkla tüketilen içecekler arasında. Light biradan daha yüksek alkol oranına sahip her şey Alko isimli tekel dükkanlarında satılıyor.