ESTERGON

ESTERGON

Macaristan’ın başkenti Budapeşte’nin 60 kilometre uzağındaki Estergon’un konumu çok ilginç. Macar hükümdarı Géza 970’lerde kurmuş şehri. Zamanla gelişip büyümüş ve öyle bir noktaya gelmiş ki 11’inci yüzyılda başkent olmuş.

Ama 1241’de ağır bir Moğol istilasına uğramış. Gerçi Moğollar kaleye girememişler ama kale dışındaki yerleşim yerlerini yerle bir etmişler, sonra da çekip gitmişler.

Bu olanların ardından ülkenin başkenti Buda’ya taşınmış. Ama Estergon da unutulmamış, ülkenin en önemli dini merkezi olmuş. Öyle ki en üst düzey din adamları burada görev alıp yaşamışlar.

Macaristan’ın en büyüğü olan, 1869’da inşası biten Estergon Bazilikası’nı mutlaka görün. Bazilikanın yapımında, Osmanlıların geçmişte camiye çevirdiği Meryem Ana Kilisesi’nin taşlarını da kullanmışlar. Bu eser Macaristan’ın en büyük dini yapısı ve en yüksek binası. Yarım küre kubbesi dünyanın en yüksek kubbelerinden biri. Sunaktaki ‘Kutsal Bakire Meryem’in Göğe Yükselişi’ eseri tek bir tuvale yapılmış dünyanın en büyük tablosu.

100 metrelik kubbedeki haçın içinde, tam 176 yıl önce, başpiskopos ve başmimar tarafından yerleştirilmiş bir kapsül bulunmuş. Kapsülün içinde iki belge varmış. Belgelerden birinde bazilikanın inşasındaki önemli aşamalar kayıtlıymış, diğerindeyse önemli din adamları ve cemaatin adları yazılıymış.

Osmanlı devleti, 1526’da ilk kez Mohaç Savaşı ile gelmiş Macar topraklarına. Buda’yı, Estergon’u ve Zigetvar’ı topraklarına katmış. Ve böylece bu topraklar Osmanlı’nın Avrupa’nın en batısındaki toprakları olmuş. 250 yıl Macaristan’ın başkenti olan Estergon, 130 yıl Osmanlı idaresinde kalmış.

Osmanlıların kaleyi teslim etmek zorunda kalması üzerine yazılmış hüzünlü bir türküdür; Estergon Kalesi. Binlerce kişilik bir ordu tarafından kuşatıldığında kalede az sayıda Türk askeri varmış. Kalenin teslimi istendiğinde kale muhafızı Kara Ali Bey “Biz Rumeli gazileriyiz; kelle verir, kale vermeyiz!” demiş ve kuşatma devam etmiş.

Kıtlık ve susuzluğun başlamasıyla kale düşmüş. Ve kale terk edilip esirlerin yakındaki Vişegrad’a götürülmesinin hüznü de türküye işte şöyle yansımış:

Estergon Kalesi subaşı durak

Kemirir içimi bir sinsi firak

Gönül yâr peşinde yâr ondan ırak

Akma Tuna akma ben bir dertliyim

Yâr peşinde koşar kara bahtlıyım

DİPNOT

Yazılarımı farklı tarihlerdeki ziyaretlerimin ardından kaleme aldım. Kaçınılmaz olarak güncel birçok bilgi içeriyor ama güncel demek bugünün dünyasında hız ve değişimin eş anlamlısı. Bu nedenle yazılarımı referans alıp seyahat planı yaparken değişken bilgileri  (tarihi mekanları ziyaret, yemek ve konaklama önerileri, ulaşım bilgileri vs.) kontrol etmeyi unutmayın. Ve siz de benim gibi “bilgi paylaştıkça güzel” felsefesine inananlardansanız, yazıları zenginleştireceğini düşündüğünüz detayları iletin.

Yolunuz açık olsun, gezgin ruhunuz hiç yaşlanmasın!

  • İstanbul

    Onda yaşamak yerine onu yaşamak gereken 7 tepeli şehrin; semtlerinden müzelerine, tarihinden camilerine kadar bilinen ve bilinmeyen köşeleri…

  • Türkiye

    Binlerce yıllık kültür hazinesi, medeniyetler beşiği topraklarımızı keşfetmek için kuzeyden güneye, doğudan batıya adım adım yolculuk…

  • Avrupa

    Yılın her dönemi ziyaret edilen ışıltılı başkentler, dünya hazinelerini saklayan müzeler, zarafet ve estetiği buluşturan kültürlerden izler…

  • Amerika & Avustralya

    Her zaman merak uyandıran coğrafyalar ve mesafelere aldırmadan gitmek isteyeceğiniz şehirler…

  • Asya & Afrika

    Doğa harikalarından kültür miraslarına, şaşırtıcı geleneklerden mimari başyapıtlara kadar sayısız hazine…

  • Özel Dosyalar

    Özel günlere ilişkin öneriler, ilginç konulara ilişkin yazılar, farklı coğrafyaları bir araya getiren karma konular…

DAHASI VAR

Macaristan hakkında daha fazlası için Budapeşte, Budapeşte’de Müzik, Pec ve Zigetvar yazılarıma göz atmayı da unutmayın!